Hayatın içinden basit bir olay, bazen çok derin bir ders verebilir. Google CEO’su Sundar Pichai’nin bir konuşmasında anlattığı “hamam böceği hikayesi” de tam olarak böyle bir örnek. İlk bakışta küçük ve hatta komik görünen bir an, aslında insan ilişkilerinin, stresle başa çıkmanın ve bilinçli farkındalığın ne kadar önemli olduğunu anlatıyor.
Hamam Böceği Hikayesi
Sundar Pichai bir restoranda yemek yerken, garsonlardan biri çığlık atarak aniden geri çekilir. Kısa süre sonra bir hamam böceği onun omzunda görülür. Kadın paniklemiş, çığlık atarak kaçmaya çalışmıştır. O sırada yanındaki diğer garson da kadının tepkisinden etkilenerek korkar ve o da çığlık atar. Kadınlardan biri öylece koşarken hamam böceğini diğer garsonun üzerine sıçratır. Panik zinciri sürer.
Nihayet bir garson sakinliğini koruyarak hamam böceğini üzerinden nazikçe alır ve dışarı atar. O anda Sundar Pichai kendi kendine şu soruyu sorar:
“Aslında problem hamam böceği mi, yoksa insanların gösterdiği panik tepkisi mi?”
Bu Hikâyeden Çıkarılacak Ders
Sundar Pichai bu olayı şöyle yorumluyor:
“Problem, hamam böceğinde değildi. Problem, insanların panik içinde verdikleri tepkilerdeydi. Yaşadığımız birçok sorun, karşılaştığımız olaylardan değil, o olaylara verdiğimiz tepkilerden kaynaklanır.”
Bu söz, aslında çok büyük bir farkındalık içeriyor. Hayatımızda karşılaştığımız sorunlar – trafikteki agresif bir sürücü, iş yerindeki stresli bir an, aile içinde yaşanan gerginlik – kendi başına baş edilmez değildir. Ancak biz, bu durumlara otomatik, düşüncesiz, kontrolsüz tepkiler verdiğimizde, küçük sorunları dev problemlere dönüştürürüz.
Bir an dur ve düşün…
Sabah işe geç kaldın çünkü trafikte birisi sinirini yol vermeyerek çıkardı. Tepkin ne oldu?
Belki de tüm günü o kişinin davranışına sinirlenerek geçirdin.
Peki ya o an sadece “bunu değiştiremiyorum, ama tepkimi seçebilirim” diyebilseydin?
Google CEO’sunun verdiği mesaj da bu: kontrol edemeyeceğimiz olaylar değil, tepkilerimiz hayatımızı şekillendiriyor. Mutluluk da mutsuzluk da aslında bir seçim.
Hayata Uygulamak: Tepkini Seçebilmek
Bu hikâye bize birkaç önemli gerçeği hatırlatıyor.
- Olay değil, tepki önemlidir.
- Tepkiler otomatik değil, bilinçli olabilir.
- Duygusal zekâ, iç kontrol ile başlar.
- Sakinlik bir beceridir, doğuştan gelmez – geliştirilebilir.
Günlük hayatta yaşadığımız olaylara karşı “durdur, düşün, tepki ver” yaklaşımını uygulamak, kendimizi ve çevremizi daha az yıpratmamızı sağlar. Bu hikâye de bize bunu sade ve etkili bir dille hatırlatıyor.
Hayatta herkesin bir “hamam böceği” var: ani stres kaynakları, beklenmedik durumlar, zor insanlar…
Ama bizim elimizde olan, o hamam böceğine vereceğimiz tepkidir. Panik içinde bağırıp çağırmak da mümkün, sakince onu omuzdan alıp dışarı bırakmak da.
Sen hangisini seçiyorsun?
Simbians Platformu ile doğru ve güncel sağlık bilgisinin erişilebilir olmasını sağlıyoruz. Tüm içerikler sadece sağlık profesyonelleri ve tıbbi yazarlar tarafından hazırlanmaktadır.