Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK, 2019 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Tıp eğitimini tamamladıktan sonra göz hastalıkları alanında uzmanlık eğitimine yine Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’nda devam etmiş ve 2025 yılında Göz Hastalıkları Uzmanı (Op. Dr.) unvanını almıştır.
Uzmanlık sonrasında mesleki kariyerine devam eden Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK, son 5 aydır Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı’nda hasta kabul etmektedir.

Adife Ahsen ÇETİN: Glokom tam olarak nedir ve neden “sinsi hastalık” olarak adlandırılır?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Glokom, göz içi basıncının görme sinirine zarar verecek düzeyde yükselmesi veya normal seviyede olsa bile optik sinire hasar oluşturmasıyla ortaya çıkan ilerleyici bir görme siniri hastalığıdır. Göz içi basıncı her zaman yüksek olmak zorunda değildir; normal göz tansiyonu ile seyreden glokom da oldukça yaygındır. Hastalık genellikle merkezi görmeyi uzun süre korur, önce çevresel (periferik) görme alanlarını etkiler. Bu nedenle kişi görme kaybını geç fark eder ve glokom “sinsi hastalık” olarak adlandırılır.
Adife Ahsen ÇETİN: Glokomun erken dönemde belirtileri olur mu? Kişi kendisinde glokom olduğunu nasıl anlayabilir?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Glokomun erken döneminde çoğu zaman belirgin bir belirti yoktur. Tanı genellikle göz muayenesi sırasında ortaya çıkar. Klinik değerlendirmede optik sinir başı, sinir lifi tabakası ve ganglion hücre tabakası özel görüntüleme cihazları (OCT vb.) ile incelenir.
Hastaların ilk fark ettiği şikâyetler;
-
kontrast duyarlılığında azalma,
-
loş ışıkta görme zorluğu,
- ilerleyen dönemlerde görme alanı kaybı olabilir.
Adife Ahsen ÇETİN: Kimler glokom açısından daha fazla risk altındadır?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Glokom gelişiminde birçok risk faktörü rol oynar. Ailede glokom öyküsünün bulunması, 40 yaşın üzerinde olmak ve yüksek göz içi basıncına sahip olmak bu risklerin başında gelir. Bunun yanında optik sinir yapısının glokoma yatkın özellik göstermesi, migren hastalığı ve yüksek dereceli miyopi ya da hipermetropi de glokom olasılığını artıran önemli etkenlerdir. Uzun süreli kortikosteroid kullanımı, sigara tüketimi, hipertansiyon gibi damar hastalıkları ve bazı etnik kökenler —özellikle Uzak Doğu ve Afrika kökenli bireyler— daha yüksek riskle ilişkilendirilmiştir. Ayrıca glokomun bazı türlerinde kadınlarda görülme oranı daha yüksektir. Bu nedenle risk grubundaki bireylerin düzenli göz muayenelerini aksatmaması büyük önem taşır.
Adife Ahsen ÇETİN: Göz tansiyonu yüksekliği her zaman glokom olduğu anlamına gelir mi?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Hayır. Göz tansiyonu (göz içi basıncı) yüksek olan her kişide glokom gelişmez.
Aynı şekilde bazı bireylerde göz tansiyonu normal olmasına rağmen glokom oluşabilir. Buna normal basınçlı glokom denir.
Adife Ahsen ÇETİN: Göz muayeneleri glokomu erken teşhis etmede ne kadar önemlidir ve ne sıklıkla yapılmalıdır?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Glokomda görme alanı kaybı ortaya çıkmadan önce genellikle optik sinir hasarı gelişir. Bu nedenle düzenli göz muayeneleri erken tanı için kritik öneme sahiptir.
-
Ailesinde glokom bulunan kişilerin yılda bir,
-
40 yaş üzerindeki bireylerin ise hekim önerisine göre düzenli aralıklarla muayene olması önerilir.
Adife Ahsen ÇETİN: Glokom hastalarının günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gereken özel bir durum veya yaşam tarzı önerisi var mıdır?
Op. Dr. Hasan Can KÜÇÜK: Glokom hastalarının günlük yaşamlarında dikkat etmeleri gereken en önemli noktalar arasında hipertansiyon ve diyabet gibi sistemik hastalıkların düzenli kontrolü yer alır. Sigaradan uzak durmak, doktor tarafından reçete edilen göz damlalarını aksatmadan kullanmak ve belirlenen aralıklarla göz muayenelerine devam etmek hastalık yönetiminde kritik öneme sahiptir. Genel olarak sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, glokomun seyrini olumlu yönde destekler.
Simbians Platformu ile doğru ve güncel sağlık bilgisinin erişilebilir olmasını sağlıyoruz. Tüm içerikler sadece sağlık profesyonelleri ve tıbbi yazarlar tarafından hazırlanmaktadır.

