Günümüzde ülkemiz de dahil olmak üzere dünyada birçok ülkede insan yaşamını tehdit eden en önemli hastalıklardan biri olan kanser, fiziksel zorlukların yanında hastalar üzerinde sosyal ve psikolojik anlamda da sorunlara yol açarak hastalığın tedavi, süreç ve sonucunu ciddi bir şekilde etkileyebilmektedir.
Günlük yaşantımızın içerisinde “kanser” kelimesi bile başlı başına bir olumsuzluk…
Kanser tanısı alan bireylerde ise olumsuz duygu ve düşünce gelişmesi kaçınılmaz bir sondur. Çağımızın en karmaşık hastalıklarının başında gelirken hastaların tedavi sürecinde belirsizlik yaşamaları kanseri bir çıkmaz sokak olarak algılamalarına ve kendilerini her anlamda sıkışmış hissetmelerine neden olur. Bunun sonucunda da psikolojik dengede birtakım denge bozuklukları meydana gelir. Öncesinde bir psikiyatri öyküsünün olması, kanserin ileri evrede olması, hastalık seyrinin kötü olması, sosyal destek azlığı ve sosyo-ekonomik faktörler gibi etkenler psikososyal sorunlar için zemin hazırlar.
Kanser tanısı alan birey bir organını, benliğini ve yaşamını yitirmek ile karşı karşıyadır. Bu psikoloji ile başa çıkmak çoğu zaman hastalara acısını dahi unutturuyor.
Yapılan araştırmalarda kanser hastalarının büyük bir bölümünün uyum bozukluğu, depresyon, deliryum, anksiyete ve organik beyin bozukluğu yaşadığı belirtilmiştir. Hastaların bu gibi rahatsızlıkları bazen hastalığın psikolojik süreçlerinde bazen de bu süreçler sonrasında yaşadığı gözlemlenmiştir.
Kanserde psikolojik süreçler inkâr, öfke, pazarlık, depresyon ve kabullenme aşamalarıdır. İlk aşamada hastalığa gösterilen en yaygın tepki şok duygusu olsa da bunun yanında hastalığı reddetme ve duruma inanmama da yer alır.
Bireyin inkara başvurması panik ve çaresizliğin getirdiği bir savunma yöntemidir. Fakat bu inkâr evresi ilk zamanda ya da öğrendikten sonra değil, ilerleyen zamanlarda da hastada ara ara görülebilmektedir.
Hasta zamanla hastalıkla karşı karşıya kaldığını anladığı zaman kendine “Neden ben?” gibi sorular sorar. Bununla beraber öfke evresine girdiğini fark edebiliriz. Burada hasta kendini sağlıklı bireyler ile sürekli bir karşılaştırma içerisindedir. Öfke döneminin uzun sürmesi hastada ciddi enerji kayıplarına neden olabilir.
Pazarlık döneminde hasta yavaş yavaş kabullenme durumundadır. Bu dönemde tedavi ve hastane sürecini kabul edebilir.
Depresyon evresi hastalık ve belirtilerin ilerlediği, hastanın artık kanseri yenemeyeceğini düşündüğü bir evredir.
Kabul aşaması ise hastanın tepki olarak yatıştığı evredir. Hastanın duygu boşluklarının yoğun yaşandığı, sosyal ilişkilerinin eskisi gibi olmadığını fark ettiği ve terk edilmiş, yalnız kalmış hissettiği bir dönemdir.
Kanserde görülen psikososyal sorunlara böylelikle değinmiş olduk. Ayrıca dönem dönem hastalık evrelerini de ele aldık.
Peki, sosyal destek kavramı nedir ve hastalıklarla nasıl bağdaştırılır?
Sosyal destek, bireylerin yaşamış oldukları bir sosyal sorunda veya yaşamlarındaki genel iyilik halinin sürdürülmesinde sosyal çevrelerinden elde ettikleri psikolojik destek, ekonomik ve fiziksel yardımlar ve bilgi desteği olarak tanımlanabilir.
Sosyal destek psikolojik ve fiziksel sağlığın önemli bileşenlerinden biridir. Örnek verecek olursak sosyal desteği fazla olan bireyler kendilerini daha sağlıklı hissetmekte ve başa çıkma düzeyleri artmaktadır. Aynı zamanda insanları kaygı, depresyon gibi psikolojik durumlardan da koruyabilir, var olan patolojik durum üzerinde pozitif etki yaratarak iyileşmede katkıda bulunabilir.
Kanserde Sosyal Destek
Sosyal destek kanser hastaları için gerektiğinde yaşamlarını uzatmada pozitif etkilere neden olabilecek kadar önemli bir kaynaktır. Bu nedenle kanser hastalarının algıladığı sosyal destek düzeyini belirlemek ve buna ilişkin girişimlerde bulunmak önemlidir. Örneğin; kanser tanısı almış bireylerde yoğun korku ve belirsizlik duygusu sosyal destek ihtiyacının artmasına neden olmaktadır. Yüksek sosyal destek düzeyi kanser hastalarının yalnızlık ve umutsuzluk düzeylerini de azaltmaktadır.
Peki, sosyal destek kapsamında neler yapabilir?
Aslında her bireye yapılması gereken fakat kanser hastalarında destek amaçlı önemi daha fazla olan bireye sevildiğini, saygı duyulduğunu ve ona önem verildiğini hem ifade etmek hem de hissettirmek önemlidir.
Kanserli bireylerde en önemli sorunlardan biri olan iletişim kopukluğu, hastalık sürecini de ciddi düzeyde etkilemektedir. Bu yüzden bireyin inanç ve duygularının açık olarak ifade etmesine yardım edilmelidir.
Özellikle aile üyelerinin ve arkadaşlarının bireylerde fark ettikleri psikolojik değişimlerden kaynaklı bilgi ve danışmanlık hizmeti alması için yönlendirmelidir. Bu konuda fazla ısrarcı olmamalı, bireyin düşüncelerine de saygı duyulmalıdır.
Umut kanserli hastalar için tedavi devamı ve kendilerini daha iyi hissetmeleri için çok önemli bir kaynaktır. Hastaya amaç edinmesi için destek sağlanabilir. Böylelikle amacı olan hastalar geleceğe daha fazla tutunur.
Hastalar olumlu sonuçlanan deneyimlere sahip olan bireyler ile endişelerini paylaşmalı ve bunun için olanak sağlanmalıdır.
Son olarak kanser diğer hastalıklara göre uzun dönemde tedavi edildiğinden maliyet açısından da ağır yüklere sebep olabilmektedir. Hasta için maddi yetersizlik birtakım psikolojik sorunlara neden olabilir. Bu yüzden maddi açıdan yardımlar yapılarak hastanın sosyal destek seviyesi yükseltilebilir.
Bu yazımda kanser tanısı almış hastaların fizyolojik bazı zorlukların yanında psikolojik bozuklukların da tedavi sürecini ciddi şekilde etkilediğini, sık görülen psikososyal hastalıkları ve sosyal destekle bunları en aza indirme üzerinde durmuş olduk.
Kaynaklar
Ülger, E., Alacacıoğlu, A., Gülseren, A. Ş., Zencir, G., Demir, L., & Tarhan, M. O. (2014). Kanserde Psikososyal Sorunlar ve Psikososyal Onkolojinin Önemi. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 28(2), 85-92.
Beyhan, B. A. G. (2012). Psiko-Onkoloji, Psikososyal Sorunlar ve Ölçüm Yöntemleri. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 4(4), 449-464.
Yılmaz, M., & Yazgı, Z. G. (2019). Onkoloji Hastalarının Yaşadığı Psikososyal Sorunlarla Baş Etmesinde Hemşirenin Rolü. Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi, 4(1), 60-70.
Işıkhan, V. (2007). Kanser ve Sosyal Destek. Toplum ve Sosyal Hizmet, 18(1), 15-29.
Bahar, A. (2007). Kanser Hastalarına Psikososyal Yaklaşım. Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 10(1), 105-111.
Kocaman Yıldırım, N., Kaçmaz, N., & Özkan, M. (2013). İleri Evre Kanser Hastalarının Karşılanmamış Bakım Gereksinimleri. Journal Of Psychiatric Nursing/Psikiyatri Hemşireleri Derneği, 4(3).
Abay Alyüz, Sb (2020). Sosyal Desteğin Birey Yaşamında Önemi ve Sosyal Hizmet. Talim, 4(1), 115-134. Doı: 10.37344/Talim.2020.4