Hepimizin içinde bir yerlerde “Bir gün yapacağım…” cümlesiyle başlayan nice hayal, proje ve hedef var.
-
“Bir gün kendi işimi kuracağım.”
-
“Bir gün kitap yazacağım.”
-
“Bir gün dünyayı gezeceğim.”
Ama işte o “bir gün” nedense hiç gelmiyor. Gelmiyor çünkü biz fark etmeden bu hayalleri ertelemenin alışkanlık haline geldiği bir döngüye giriyoruz. Bu döngüye verilen isim: Bir Gün Sendromu.
Peki, nedir bu sendrom?
Neden bu kadar yaygın?
Ve daha da önemlisi, bundan nasıl kurtulabiliriz?
Bir Gün Sendromu Nedir?
Basitçe söylemek gerekirse, “bir gün sendromu”, önemli yaşam değişikliklerini sürekli ertelemek, geleceğe dair büyük hayallerle bugünkü eylemsizliğimizi haklı çıkarmak ve “mükemmel zamanı” beklerken hiçbir zaman harekete geçememek demektir.
Yani;
-
“Şu an uygun değil.”
-
“Yeterince hazır değilim.”
-
“Doğru zaman geldiğinde başlayacağım.”
Bunlar kulağa mantıklı gerekçeler gibi gelebilir ama çoğu zaman birer kılıftan ibaretler. Çünkü mükemmel zaman aslında hiçbir zaman gelmeyecek. Hayat hep yoğun olacak. Hep biraz daha hazır hissetmeye çalışacağız. Ama o “bir gün” denilen zaman dilimi, takvimlerde yer almıyor!
Neden Bu Kadar Kolayca Erteliyoruz?
-
Korku: Başarısız olmaktan, eleştirilmekten ya da değişimin yaratacağı belirsizlikten korkuyoruz.
-
Konfor Alanı: Mevcut durum rahatsız edici olsa da tanıdık. Yenisi belirsiz.
-
Motivasyon Eksikliği: Hedef çok büyük geldiğinde nereden başlayacağımızı bilemiyoruz.
-
Aşırı Planlama: Detaylı plan yapmaktan, harekete geçmeye fırsat bulamıyoruz.
-
Mükemmeliyetçilik: “Tam hazır olmalıyım” düşüncesi bizi durduruyor.
Kendinizi Tanıdınız mı?
Eğer yukarıdaki cümleler size tanıdık geliyorsa yalnız değilsiniz. Hemen herkesin içinde böyle bir erteleme dürtüsü vardır. Ancak bu dürtü kontrolsüz kaldığında hayallerimiz zamanla içimizi kemiren pişmanlıklara dönüşebilir.
Çözüm Basit: Harekete Geçmek!
Bir gün sendromundan çıkmanın tek bir yolu var: Harekete geçmek. Ama hemen. Küçük de olsa.
Bu konuda çok etkili bir önerim var.
En büyük ‘bir gün’ hedefini belirle ve önümüzdeki 24 saat içinde bunun küçük bir parçasını gerçekleştir.
Çok basit. Ama etkili.
Örneğin;
-
Kitap yazmak istiyorsun. İlk paragrafını yaz.
-
Kendi işini kurmak istiyorsun. İş fikrini bir not defterine yaz.
-
Sağlıklı yaşamak istiyorsun. Bugün 15 dakikalık bir yürüyüş yap.
Mesele büyük hedefi hemen gerçekleştirmek değil. Başlamak. Çünkü başladığın an, zihnin seni artık “hayal kuran” değil, “hareket eden” olarak görmeye başlar.
Uygulama Rehberi: 5 Adımda “Bir Gün” Sendromunu Bitir
-
Bir Gün Listenizi Yazın: Hangi hayalleri sürekli erteliyorsunuz? Yazın. Maddeler halinde.
-
En Büyük Olanı Seçin: Sizi en çok heyecanlandıran ama hep ertelediğiniz hedef hangisi?
-
Küçük Parçaya Ayırın: Bu hedefin en küçük, en basit ilk adımı nedir?
-
24 Saatte Uygulama: İlk adımı hemen ama gerçekten hemen yapın.
-
Tarihe Not Düşün: Hedefinize yönelik attığınız ilk adımı not edin. Bu, devamı için sizi cesaretlendirecek.
Ertelemenin ardında mantıklı gerekçeler değil, çoğu zaman korkular ve belirsizlikler vardır. Ama bu korkularla baş etmenin yolu, büyük hedefleri küçük adımlara bölüp hemen şimdi bir tanesini atmaktır.
Küçük adımlar küçümsenmemeli. Onlar olmadan hiçbir yolculuk başlatılamaz.
Bugün kendinize bir iyilik yapın.
En büyük “bir gün” hayalinizi seçin ve 24 saat içinde ilk adımınızı atın.
Gelecek sizin, ama onu bugünden şekillendirebilirsiniz.
BONUS: Bu Yazıyı Okuduktan Sonra Neler Yapabilirsiniz?
-
Bir gün yapacağım dediğiniz 3 şeyi yazın.
-
En çok heyecan duyduğunuzu seçin.
-
İlk adımı düşünün (1 dakikalık bile olabilir!)
-
24 saat içinde uygulayın.
-
Bir takvim oluşturup gelişmeleri takip edin.
“Bir gün” demek, aslında hiçbir zaman demek olabilir.
Ama “bugün” demek, hayatı değiştiren sihirli kelimedir.
Ve unutmayın.
Hayallerini sürekli ertelemenin ardında bazen yalnızca tembellik değil, derinlere gömülü korkular, özgüven eksikliği veya geçmiş deneyimlerin izleri olabilir. Bu duygularla baş etmeyi öğrenmek, sadece hedeflerine ulaşmanı kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda kendinle daha sağlıklı bir ilişki kurmanı sağlar.
Eğer bu döngüyü tek başına kıramadığını hissediyorsan, bir terapistle görüşmek harika bir başlangıç olabilir. Ertelemenin ardındaki duyguları birlikte keşfetmek, sana hayatını yeniden şekillendirecek içgörüler kazandırabilir.
Bugün sadece hayallerin için değil, kendin için de bir adım at. Bir terapistle görüşmeyi gündemine al. Çünkü bazen en cesur başlangıç, “yardım istemek”tir.

Eczacıbaşı Evital, online psikolojik ve beslenme danışmanlarından ve sağlık profesyonellerinden randevu almanızı sağlar. Hizmetlere indirimli olarak buradan ulaşabilirsiniz.