Doğal afetlerin ardından yaşanan ilk dakikalar ve saatler, hem bireysel hem de toplumsal olarak en kritik zaman dilimleridir. Bu dönemlerde sağlıklı iletişim kurmak, doğru bilgiye ulaşmak ve başkalarıyla koordine olmak, can kayıplarını ve kaosu önlemede hayati bir rol oynar. Ancak iletişim teknolojilerinin yoğun kullanımı, bazen bu süreci kolaylaştırmak yerine aksatabiliyor.
Deprem Anında Hayat Kurtaran 5 İletişim Kuralı
Bilgi Kirliliği Tehlikesine Dikkat
Deprem gibi afetlerde sosyal medya üzerinden dolaşan teyit edilmemiş haberler, toplumda panik yaratabiliyor. Bu nedenle yetkililer, özellikle Valilik ve AFAD gibi resmi kurumlardan gelen açıklamaların dışındaki bilgilere itibar edilmemesi gerektiğini sık sık vurguluyor. Herkesin üzerine düşen sorumluluk, yalnızca doğrulanmış bilgileri paylaşmak ve spekülasyonlardan kaçınmaktır.
Telefon Hatlarını Meşgul Etmeyin
Deprem sonrası yaşanan yoğunluk nedeniyle mobil şebekelerde ciddi bir tıkanıklık yaşanabilir. Bu durum, gerçekten acil durumda olan kişilerin yardım alamamasına neden olabilir. Bu nedenle telefon görüşmeleri mümkün olduğunca kısa tutulmalı, hayati bir gerekçe yoksa telefonla konuşmaktan kaçınılmalıdır.
SMS ve İnternet Tabanlı Mesajlaşma Uygulamalarını Kullanın
Görselde de belirtildiği gibi, iletişim kurmanın en güvenli ve etkili yolu kısa mesaj servisi (SMS) veya internet üzerinden çalışan WhatsApp, Telegram gibi mesajlaşma uygulamalarıdır. Bu yöntemler, hem ağ üzerindeki yükü azaltır hem de bilgi akışının daha hızlı ve kesintisiz olmasını sağlar.
Hayati Bilgiler İçin Tek Kaynak: Resmi Kurumlar
Deprem anında yanlış bilgiler yaymak sadece çevrenizdeki insanları değil, kamu hizmetlerini de olumsuz etkiler. Arama-kurtarma ekiplerinin yönlendirilmesini zorlaştırabilir, yardım faaliyetlerini geciktirebilir. Bu nedenle, doğruluğu resmi kaynaklarca onaylanmamış hiçbir bilgiyi yaymamak bir vatandaşlık görevidir.
Toplumsal Dayanışma Bilinci
Deprem zamanlarında doğru iletişim kurmak kadar, empati ve dayanışma da büyük önem taşır. Telefon hatlarını gereksiz yere kullanmamak, yardım ekiplerine alan açmak, komşularımızın durumunu kontrol etmek gibi küçük gibi görünen davranışlar büyük farklar yaratabilir. Unutulmamalı ki her birey, kriz anında daha geniş bir sistemin parçasıdır ve atılan her adım bu sistemin sağlıklı işlemesine katkı sunar.
Depremlerde iletişim sadece bilgi paylaşımı değildir; aynı zamanda bir sorumluluk, bir etik davranış biçimidir. Doğru bilgi paylaşımı, bilinçli iletişim yöntemleri ve resmi kaynaklara bağlılık, deprem sonrası sürecin daha az zararla atlatılmasını sağlar. Bu bilinci yaymak ve uygulamak ise hepimizin elinde.
Simbians Platformu ile doğru ve güncel sağlık bilgisinin erişilebilir olmasını sağlıyoruz. Tüm içerikler sadece sağlık profesyonelleri ve tıbbi yazarlar tarafından hazırlanmaktadır.