Suçluların cezalandırılması, toplumların adalet duygusunu korumak için ortaklaştığı temel ilkelerdendir. Ancak suçun cezası ölüm olduğunda işler karmaşık bir hal alır.
Peki, böyle bir durumda nasıl bir yöntem seçilirdi?
Ya da gerçekten ölüm cezası gerekli mi?
Suçlular için daha farklı, daha insani cezalandırma yolları bulunabilir.
Tarihi filmler izlediyseniz, geçmişte uygulanan cezaların ne kadar acımasız olabildiğine tanıklık etmişsinizdir. Zamanla insan hakları, etik değerler ve kültürel gelişmeler sayesinde cezalandırma yöntemleri değişmiş, daha insani boyutlar kazanmıştır. Ancak geçmişte öyle yöntemler vardı ki, günümüzde düşündükçe bile tüylerimiz ürperiyor.
Bu yazımda tarihte uygulanmış en acımasız cezalandırma yöntemlerinden bazılarını sizler için derledim.
Tüyler Ürperten Cezalandırma Yöntemleri
Kazığa Oturtma
Bu yöntem, genellikle savaş suçlularına karşı uygulanırdı. Sivri bir kazığın insan vücuduna itilmesiyle gerçekleştirilen bu yöntem, fiziksel olduğu kadar psikolojik olarak da büyük bir yıkım yaratıyordu. En tehlikeli ve acılı infaz yöntemlerinden biri olarak bilinir.
Eritilmiş Altın/Kurşun Dökme
Özellikle 16. yüzyılda uygulanan bu cezalandırma yönteminde, suçluların ağızlarına eritilmiş altın veya kurşun dökülerek ölüm sağlanırdı. Saniyeler içinde etkisini gösteren bu yöntem, hem zenginliğin hem de ölümün sembolü olarak tarihte yerini aldı.
Deri Yüzme
Canlı bir insanın derisinin bıçakla yüzülmesiyle uygulanan bu yöntem, insanlık tarihinin en kanlı ve işkence dolu cezalarından biri olarak kayıtlara geçmiştir. Suçlu genellikle kan kaybı ve şiddetli acı sebebiyle hayatını kaybederdi.
Çarmıha Germe
Romalılar arasında oldukça yaygın olan bu infaz yöntemi, suçlunun büyük bir haça bağlanması ve orada ölene kadar bekletilmesi şeklindeydi. Bazı durumlarda, ölüm sürecini hızlandırmak için suçlunun ayakları kırılır, vücut ağırlığı omuzlara yüklenerek solunum güçlüğü yaratılırdı.
Fare İşkencesi
Yazarken bile tüyleri diken diken eden bir yöntem: Suçlu sandalyeye oturtulur, başına bir kafes yerleştirilir ve kafesin içine aç bir fare bırakılırdı. Fare kaçacak yer bulamayınca yüzü kemirmeye başlardı. Suçlu, bu işkencenin hem fiziksel hem psikolojik ağırlığıyla hayatını kaybederdi.
Bu yazıda sadece beş örneğe değindik, ancak geçmişte daha birçok farklı ve korkunç ceza yöntemi uygulandı. Neyse ki bugün artık insan hakları ön planda.
Tarihin karanlık sayfalarından ders çıkararak, daha adaletli ve merhametli bir dünya dileğiyle…
Sağlıklı ve vicdanlı günler dilerim.
Simbians Platformu ile doğru ve güncel sağlık bilgisinin erişilebilir olmasını sağlıyoruz. Tüm içerikler sadece sağlık profesyonelleri ve tıbbi yazarlar tarafından hazırlanmaktadır.