Bu içerikle amenorenin ne olduğunu, hangi nedenlerle ortaya çıktığını, nasıl tanındığını ve hangi yöntemlerle tedavi edildiğini öğreneceksiniz.
Kadınların hayatında adet döngüsü sadece doğurganlıkla ilgili değil, genel sağlık durumlarının da bir yansımasıdır. Adetin hiç başlamaması ya da birden kesilmesi, vücudun verdiği önemli bir işarettir. Tıp literatüründe “amenore” olarak adlandırılan bu durumun nedenleri, bazen kolayca düzeltilebilecek fizyolojik nedenler olabilirken, bazen de altta yatan ciddi bir hastalığın habercisi olabilir. Bu yazımda, amenoreyi sade ve anlaşılır bir dille inceliyorum.
Amenore Nedir?
Amenore, bir kadının belirli bir yaşta beklenen regl (adet) kanamasının hiç başlamaması ya da başlamışken sonradan kesilmesi durumudur. Genellikle hormonal bozukluklar, polikistik over sendromu (PCOS), aşırı kilo kaybı, aşırı stres ya da tiroid hastalıkları ile ilişkilidir ve tıbbi literatürde jinekolojik değerlendirmelerde sıkça karşımıza çıkar.
Amenore Kelimesinin Etimolojik Kökeni Nedir?
Yunanca a- (olumsuzluk) ve menorrhoia (aylık akış) kelimelerinden gelir; “adet akışının olmaması” anlamındadır.
Amenore Kelimesi ile Sık Karıştırılan Terimler
Oligomenore (seyrek adet), dismenore (ağrılı adet) – Amenore, hiç adet görmemeyi ifade eder.
Amenore Kelimesinin Kullanım Alanı
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, endokrinologlar, jinekologlar.
Amenore Kelimesinin Tarihsel İlk Kullanımı
Antik Yunan döneminden bu yana tanımlanmıştır, modern tıpta ise 19. yüzyıldan itibaren sınıflandırılmıştır.
Amenore Kelimesinin Tarihsel Arka Planı Nedir?
Antik tıpta doğurganlıkla ilişkili problemler arasında sayılmıştır. Hormonal düzeylerin ölçülebilmesiyle birlikte tanı kriterleri gelişmiştir. Günümüzde iki ana başlık altında incelenmektedir: primer ve sekonder amenore.
Amenore Kelimesi Tıbbi Bağlamda Nasıl Kullanılır?
Amenore Kelimesinin Klinik Kullanımı: Adet düzensizliği şikayetiyle başvuran hastalarda, doğurganlık değerlendirmelerinde.
Amenore Kelimesinin Tanı/Tedavi Sürecindeki Rolü: Hormonal testler (FSH, LH, prolaktin, tiroid), pelvik ultrason, genetik testler ile değerlendirilir.
Amenore Ne Değildir?
Geçici stres kaynaklı birkaç günlük adet gecikmesi değildir. Ayrıca hamilelik durumu da amenore değil, doğal bir fizyolojik durumdur.
Amenore Kelimesinin Araştırmalarda Kullanımı
Genetik mutasyonlara bağlı amenore, fonksiyonel hipotalamik amenore, sporcularda adet kesilmesi gibi konular güncel çalışmalarda yer almaktadır.
Amenore Kelimesinin Özeti ve Anlam Haritası
Kadın sağlığının önemli bir göstergesidir. Erken tanı ve uygun tedavi ile altta yatan nedenler belirlenebilir ve giderilebilir. Gündelik hayatta kadınların sağlık okuryazarlığını artırmak açısından kritik öneme sahiptir.
Amenore Hakkında
Amenore Türleri Nelerdir?
Amenore iki temel başlık altında incelenir.
Primer Amenore: Adet kanamasının 15 yaşına kadar hiç başlamamış olmasıdır. Bu durumda genetik ya da yapısal problemler araştırılır. Örneğin Turner sendromu, Mullerian agenezisi gibi durumlar göz önünde bulundurulur.
Sekonder Amenore: Daha önce düzenli adet gören bir kadının en az 3 ay boyunca adet görememesi durumudur. Hormonal dengesizlikler, stres, yoğun egzersiz, aşırı kilo kaybı ya da tiroid problemleri bu duruma yol açabilir.
Amenorenin Nedenleri Nelerdir?
Amenore çok çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.
Fizyolojik nedenler: Gebelik, emzirme, menopoz
Fonksiyonel nedenler: Aşırı stres, düşük vücut ağırlığı, yoğun egzersiz
Endokrinolojik nedenler: Tiroid hastalıkları, hipofiz tümörleri, PCOS
Yapısal nedenler: Rahim gelişim bozuklukları, genital kanal tıkanıklıkları
Genetik nedenler: Kromozomal anomaliler
Amenorede Tanı Süreci Nasıl İşler?
Bir kadın adet göremediğinde, ilk adımda gebelik testi yapılır. Hamilelik dışlandıktan sonra hormon testleri ve pelvik ultrason değerlendirmesi yapılır.
Tanı sürecinde kullanılan testler şunlardır.
- FSH, LH, prolaktin, TSH düzeyleri
- AMH (anti-müllerian hormon)
- MR veya BT gibi görüntüleme yöntemleri (hipofiz tümörü şüphesi varsa)
- Genetik analiz (primer amenore varsa)
Amenore Tedavisi Nasıl Yapılır?
Tedavi, altta yatan nedene göre belirlenir.
Hormonal bozukluklarda: Hormon replasman tedavileri
Stres ve kilo kaybında: Diyet düzenlemesi, psikolojik destek
Yapısal sorunlarda: Cerrahi müdahale
PCOS gibi durumlarda: Yaşam tarzı değişiklikleri, insülin direnciyle mücadele
Adet döngüsünü geri kazandırmak, aynı zamanda doğurganlık kapasitesini de korumaya yardımcı olur.
Modern Araştırmalar Neyi Gösteriyor?
Son 10 yılda yapılan araştırmalarda, özellikle genç kadınlarda artan egzersiz yoğunluğu ve düşük kalorili diyetlerin hipotalamik amenoreyi tetiklediği gözlemlenmiştir. Ayrıca, genetik geçişli primer amenore vakalarında erken tanı koymaya yardımcı olan yeni biyobelirteçler üzerine çalışmalar yürütülmektedir. Tüp bebek teknolojileri ve endokrinoloji alanındaki gelişmeler, amenoreli kadınlar için doğurganlık umudunu artırmaktadır.
Amenore, sadece “regl olmamak” değildir; vücudun dengesinin bozulduğuna dair ciddi bir sinyal olabilir. Bu nedenle adet düzensizliği yaşayan kadınların tıbbi destek alması önemlidir. Erken tanı, sadece doğurganlığı değil, genel sağlık durumunu da korumanın anahtarıdır.
Simbians Platformu ile doğru ve güncel sağlık bilgisinin erişilebilir olmasını sağlıyoruz. Tüm içerikler sadece sağlık profesyonelleri ve tıbbi yazarlar tarafından hazırlanmaktadır.
Kaynaklar
Santoro, N., & Taylor, H. S. (2020). Amenorrhea: Evaluation and Treatment. The New England Journal of Medicine, 382(13), 1180–1189.
Gordon, C. M., & Ackerman, K. E. (2015). Functional Hypothalamic Amenorrhea in Adolescents: A Stress-Related Reproductive Disorder. Journal of Adolescent Health, 56(3), 251–253.
Practice Committee of the American Society for Reproductive Medicine. (2017). Current evaluation of amenorrhea. Fertility and Sterility, 108(3), 346–354.