Öncelikle yazıma hoş geldiniz. Sizler için Ameliyat Sonrası Ağrı konulu yazımın faydalı olmasını ve farkındalık oluşturmasını diliyorum. Bu yazımda ağrının basit gibi görünen ancak kontrol edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açan bir bulgu olduğuna değineceğim.
Ağrı Nedir?
Ağrı, vücudumuzun bir tür savunma mekanizmasıdır. Çeşitli uyaranlar sonucu vücudumuzda meydana gelen veya gelebilecek olan hasarlara karşı bize bir tür uyarı gönderir, buna yönelik önlem almamız gerektiğine işaret eder.
Ağrı Nasıl Oluşur?
Kısaca fizyolojisine değinelim. Ağrıya neden olan uyaran, nosiseptörler (ağrı duyusunu algılayan serbest sinir uçları) tarafından algılanarak afferent sinir lifleri aracılığıyla sempatik sinir sistemine taşınmak üzere iletim başlar. İletimde görev alan afferent sinir lifleri iki tiptir. Bunlar;
- Hızlı-keskin tip ağrıyı ileten A-delta tipi lifler (miyenli) ve
- Yavaş-künt tip ağrıyı ileten C tipi lifler (miyelinsiz).
Spinal kord (omurilik) ve beyindeki üst merkezlere ulaşan ağrı impulsu, oluşan ağrı algısı sonucu kişide koruyucu refleks yanıt ortaya çıkar. Ağrının sorunsuz bir şekilde algılanabilmesi için bireyin spinal kordunun ve periferik sinir sisteminin sağlıklı olması gerekir.
Ağrı kişisel bir deneyimdir ve kültürel değişiklikler gösterebilir.
Ağrı kavramı hem farklı bireyler arasında hem de bireyin farklı bölgeleri arasında değişkenlik gösterir. Bu, hem ağrılı uyaranın algılanabilmesi için eşik değerini geçmesi gerektiğinden hem de vücudun farklı bölgelerinde ağrı reseptörlerinin büyüklük ve dağılım farklılığı göstermesinden kaynaklanmaktadır.
Ağrı Sınıflandırılması
IASP Taksonomi Alt Komitesi, ağrıyı beş kategoride sınıflandırmıştır.
- Ağrının yer aldığı vücut bölgesi
- Ağrının etkilediği sistemler
- Ağrının oluşum süresi
- Hastanın ifade ettiği ağrının şiddeti ve başladığı andan bu yana geçen süre
- Ağrının etiyolojisi
Başka ağrı tanılamalarında kaynaklandığı bölge, duyum şekli, mekanizması, başlama süresi de baz alınır böylece geniş çaplı ağrı tanılaması yapılmış olur.
Akut ve Kronik Ağrı
Ağrı; 6 ay veya daha kısa sürüyorsa akut, 6 aydan uzun sürüyorsa kronik ağrı olarak karşımıza çıkar. Hem akut ağrıda hem de kronik ağrıda çeşitli olumsuz fizyolojik yönlerle karşılaşırız. Özellikle ameliyat sonrası dönem ağrısı akut ağrıya örnektir. Ameliyat sonrası dönemin birçok komplikasyonuna karşın akut ağrı komplikasyonlarını önlemek oldukça önemlidir.
Ameliyat Sonrası Ağrı Kaynaklı Oluşan Olumsuz Etkiler
Akut ağrının kontrol edilemediği durumlarda ortaya çıkan olumsuz etkiler;
- Uyku bozuklukları görülür.
- Özellikle diyafragmaya yakın olan cerrahi insizyonlarda hasta derin solunum ve öksürük egzersizlerini yapmaktan kaçınır. Buna bağlı hipoksi, atelektazi, sekresyon retansiyonu, akciğer infeksiyonları, pnömoni gibi solunum sorunu riski artar.
- Hasta mobilizasyonu ağrı sebebiyle gecikir, tromboemboli riski artar.
- Ağrı anksiyeteyi arttırır, anksiyete de ağrıyı arttırır. Bu kısır döngü stres mekanizmasının devreye girmesine neden olur. Stres ve sempatik aktivite sonucu glikoz ve protein dengesinde bozulmaların görülmesi başka bir risk faktörüdür.
- Ağrının stresi arttırmasına bağlı sfinkter tonüsünde artma görülür. Bu da idrar retansiyonu açısından risk oluşturur.
- Ağrı sonucu verilen nöroendokrin tepki, kalbin iş yükünün artmasına ve miyokardın oksijen ihtiyacının artmasına sebep olur, taşikardi görülür. Bu yüzden özellikle kalp hastalığı olan hastalara dikkat edilmelidir.
- Bulantı, kusma, bağırsak hareketlerinde bozulma, gastrik staz veya paralitik ileus riski artar.
- Ağrıya karşı oluşan nöroendokrin yanıt sonucu ADH (antidiüretik hormon) salgısı artar. ADH, böbreklerden sıvı atılımına engel olur buna bağlı sıvı retansiyonu gelişir. Sıvı retansiyonu sonucu kan basıncında yükselme görülür.
- Cerrahi yara iyileşmesinde gecikme riski artar.
Tedavi edilmeyen akut ağrının kronik ağrıya dönüşme riski yüksektir. Bu yüzden ağrının kontrol altına alınması çok önemlidir. Kronik ağrının en önemli olumsuz etkisi, immün sistemi baskılaması sonucu tümörde büyüme ve enfeksiyon riskinde artmaya sebep olmasıdır. Bu yüzden doğru ağrı tanılamasıyla doğru farmakolojik ve non-farmakolojik tedavi yöntemleri kullanılarak ağrının azaltılması önemlidir.
Ağrı Nasıl Tanılanır?
Ağrı tanılamasında yapılanlar;
- Ağrı, hem dinlenme durumunda hem de hareket durumunda değerlendirilir.
- Tedavi öncesi ve sonrası değerlendirme yapılır.
- Ağrı çok şiddetliyse 15 dk’da bir, ağrı azaldıkça 1-2 saatte bir değerlendirilir.
- Yaşam bulgularını etkileyen (hipertansiyon, ateş, taşikardi vb.) şiddetli ağrı acil olarak değerlendirilir.
- Çeşitli parametreler ( yüz ifadesi, sözlü ağrı değerlendirme skalası, sayısal ağrı değerlendirme skalası, görsel ağrı değerlendirme skalası) kullanarak ağrının derecelendirilmesi yapılır.
Ağrı tedavisinde kullanılan farmakolojik yöntem opioid (narkotik) ve non-opioid (narkotik olmayan) ilaç gruplarıyla yapılır. İlaç uygulamasında dikkat edilmesi gereken nokta ameliyat sonrası ilk 24 saatte analjezinin düzenli sağlanmasıdır. Özellikle bu dönemde LH (lüzum halinde) analjezi uygulanması tedaviyi geciktirir. Bu yüzden LH analjezi uygulaması ameliyat sonrası ilk 36-48 saatte önerilmemektedir. Ayrıca ağrı başlamadan veya şiddeti artmadan analjezi uygulanması tedaviye büyük katkı sağlar. İlaç dozu düzenlemesinde hastanın tedaviye yanıtı ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulur.
Kullanılan non-farmakolojik yöntemlerden;
- teröpotik dokunma,
- hastayı bilgilendirme,
- mobilizasyon ve pozisyon değişikliği sağlama,
- solunum egzersizleri yaptırma,
- dikkati başka yöne/ilgi alanına çekme,
- hastayla planlama yapma,
- ağrı kontrolü konusunda eğitim verme,
- ağrının etkilerine değinerek önemini kavratma,
- masaj,
- sıcak/ soğuk uygulamalar yapma gibi ilaçsız tedavi yöntemleri ağrının kontrol edimesine katkı sağlayarak tedaviyi kolaylaştırır.
Kontrol edilmeyen ağrıların ne tür komplikasyonlara sebep olabileceğini, değerlendirmenin önemini ve kullanılan tedavi yöntemlerini anlattığım yazımı okurken umarım keyif almışsınızdır.
Bütüncül yaklaşımın temel hedefimizin olması dileğiyle, hoşçakalın 🙂
Simbians Spaces alanında daha iyi olmanızı sağlayacak özel içeriklerimize ulaşın.