Teknolojinin gelişimi ile beraber her geçen gün daha çok gürültüye maruz kalıyoruz ve bu nedenle İşitme kaybı her geçen gün insanlar için ciddi bir tehdit haline gelmektedir. Özellikle büyükşehirlerde maruz kalınan gürültü düzeyi insanlar üzerinde ciddi sağlık sorunları oluşturmaktadır.
Ses kirliliği kaygı düzeyini arttırır ve agresif bir toplum oluşumuna da neden olur.
Yapılan araştırmalar sonucu gürültünün sadece işitme kaybı değil aynı zamanda tinnitus, alzheimer ve demans gibi problemlere de yol açtığı da görülmüştür. Özellikle gürültülü işlerde çalışan bireylerde akustik travma nedeniyle işitme kaybı ve tinnitus görülmektedir. Kesin tedavisi olmaması nedeniyle özellikle tinnitus bireyler için ciddi problem yaratmaktadır. Ülkemizde her 10 kişiden birinde tinnitus görülmekte ve yaş ilerledikçe görülme sıklığı gittikçe artmaktadır.
Bu yazımızda detaylı bir şekilde tinnitus konusuna değineceğiz.
Tinnitus kulak burun boğaz hastalıkları içerisinde en sık karşılaşılan şikayetlerden birisidir. Vücut dışında bir ses kaynağından kaynaklanmadan devamlı veya aralıklı olabilen zil sesi, rüzgâr sesi, ıslık sesi ve benzeri şekillerde tarif edilen seslerdir.
Tinnitus subjektif ve objektif olmak üzere iki çeşittir. Nadiren görülen objektif tinnitus, türbülan kan akımı veya baş bölgesindeki kas kontraksiyonlarından kaynaklanır. Subjektif tinnitus ise sadece hasta tarafından hissedilir ve en çok gördüğümüz tinnitus tipidir.
45 yaşına kadar görülme sıklığı düşük iken 65 yaş sonrası bu sıklık artmaktadır. Prevelansı etkileyen temel faktörler arasında işitme kaybı, ırk, cinsiyet, sosyoekonomik durum ve gürültü maruziyeti yer almaktadır.
Tinnitus bir hastalığın belirtisi olabildiği kadar sebebi bilinmeden de görülebilmektedir. Yapılan araştırmalar tinnitusun yetişkin insanların 1/3’ünün hayatını herhangi bir zamanda etkilediğini göstermektedir. Özellikle tinnitusun depresyon oluşturma yönüne iyi değinmek gerekir. Hastalarda tinnitus şiddeti arttıkça her geçen gün daha çok depresyona meyilli oluyor ve bu sorundan asla kurtulamayacağı düşüncesine kapılıyorlar. Bu yüzden uzmanlar tinnitusun hastayı ne derece etkilediğini hastaya doğru sorular sorarak ve bu cevapların yüzdeliklerini kaydederek ilerlemeyi niceliksel bir şekilde göstermelidir. Bu konu hakkında dünyada birçok anket mevcuttur. Bu anketlerden bir tanesi olan THQ anketini paylaşmak istiyorum.
TİNNİTUS HANDİKAP ANKETİ
- Kulak çınlamam günlük hayattan zevk almamı engelliyor.
- Çınlamam her geçen yıl kötüleşiyor.
- Seslerin nereden geldiğini anlamamı güçleştiriyor.
- Toplantılarda konuşmaları takip etmeme engel oluyor.
- Çınlama nedeniyle gürültülü ortamlardan kaçınıyorum.
- Gürültülü ortamlarda karşılıklı konuştuğumda çınlama konuşmayı anlamamı engelliyor.
- Çınlama nedeniyle sosyal ilişkilerimde rahat değilim.
- Diğer insanlar kulak çınlamasının çok sıkıntı verici etkisi olduğunu kabul etmiyor.
- Çınlama konsantre olmamı engelliyor.
- Çınlama aile içi sorunları arttırıyor.
- Çınlama beni depresif yapıyor.
- Başkalarına çınlamanın ne olduğunu anlatmakta zorlanıyorum.
- Çınlama stresi arttırıyor.
- Çınlama rahatlamama engel oluyor.
- Çınlamadan dolayı çevremdekilere çok sık yakınıyorum.
- Çınlama uykuya dalmama engel oluyor.
- Çınlama bana yorgunluk hissi veriyor.
- Çınlama nedeniyle kendimi güvende hissetmiyorum.
- Çınlama, sağlığımın kötü olduğu hissini veriyor.
- Çınlama, başkalarıyla olan ilişkilerimin niteliğini bozuyor.
- Çınlama, söylenenleri anlama kapasitemi azalttı.
- Çınlama bende hoşnutsuzluk hissi yaratıyor.
- Çınlama televizyonda söylenenleri anlamama engel oluyor.
- Çınlama beni endişeli yapıyor.
- Bence çınlamaya yaklaşımım sağlıklı.
- Arkadaşlarım çınlama konusunda bana moral veriyor.
- Çınlama nedeniyle hayal kırıklığı yaşıyorum.
Bu anketteki her soru tinnitusu olan hastalar için çok şey ifade etmektedir. Bu sorunlar tinnitus azaldıkça hastayı rahatsız etme oranı da düşmekte ve bu ilerlemeyi niceliksel olarak da görebilmemize olanak sağlar.
Tinnitusun oluşma sebepleri hakkında birden çok bilgi mevcuttur. Bazı patolojiler, virüsler ve kan dolaşımının yetersiz olması sonrası oksijensiz kalınması nedeniyle iç tüylü hücrelerin zarar görmesi gibi durumlar tinnitus oluşumuna neden olur. Ayrıca vitamin eksikliği, nörolojik problemler, meniere gibi bazı vestibüler hastalıklar, kulakta bulunan bazı yabancı cisimler ve buşon birikimi de tinnitus oluşumuna neden olmaktadır.
Tinnitus ile mücadele etmek için geçmişten günümüze birden çok yöntem denendi. Bazı bilinçsizce yapılan yöntemler tinnitusun daha da artmasına neden olurken bazı yöntemler ise etkisiz kaldı. Günümüzde kullanılan etkili yöntemler psikolojik terapiler, ilaç tedavisi, işitme cihazı, akustik maskeleme gibi ses terapileri, koklear implant, danışmanlık ve transkraniyal manyetik stimülasyon gibi uygulamalardır. Bu yöntemler arasında yan etkisinin olmaması ve maddi olarak sorun teşkil etmemesi nedeniyle akustik terapiler yoğun şekilde kullanılmaktadır. Akustik terapilerde temel amaç dışarıdan sesli bir uyaran verilerek santral sinir sisteminde mevcut olan tinnitus farkındalığını azaltarak nörofizyolojik bir alışmayı sağlamaktır.
Tinnitus ile mücadelede en etkili yöntemlerden birisi olan işitme cihazlarını ayrı bir bölümde değerlendirmek gerekir. İşitme kaybı ile beraber veya sonrasında oluşan tinnitus şikayetleri için en etkili yöntemlerden birisi işitme cihazlarıdır. Özellikle teknolojinin gelişimi ile beraber işitme cihazlarında da ciddi ilerlemeler gerçekleşmiş ve bu doğrultuda tinnitus çözümleri de geliştirilmiştir.
Cihazlandırma sonrası duymama, anlamama gibi problemler, hastanın kaybının derecesi, türü, oluşma zamanı gibi durumlarda farklılık gösterse de önemli ölçüde iyileştirilir. Bununla beraber tinnitus da önemli ölçüde baskılanır. Fakat bazı durumlar da cihazlandırma tek başına yeterli olmamaktadır. Bu sebeple tinnitus terapi özelliklerine sahip işitme cihazları kullanmak gerekmektedir. Özellikle bilateral cihaz kullanımı başarı oranını arttırmaktadır. Her işitme cihazında isimlendirme farklı şekilde kullanılabilmektedir. Genel olarak akustik terapi mantığı ile bu uygulansa da bazı işitme cihazı markaların da yeni yöntemler de geliştirilmiştir. Dileriz ki gelişen teknoloji ile beraber tinnitus da hastalar için bir sorun olmaktan kalkar.
İşitme hakkında her şey için bizi takipte kalın.
Yazıya katkısından dolayı Özlem GÖK’e teşekkür ederim.
Kaynaklar
Fatih, B. A. L. “Tinnitus ile depresyon arasındaki ilişkinin incelenmesi.” Yaşam Becerileri Psikoloji Dergisi4 (2018): 373-379.
Smith S, Sereda M. Smartphone apps for tinnitus management. The Hearing Journal. 2020;73(2):20-3
Dağlı, Muharrem, et al. “Tinnitus hastalarının tinnitus derece endeksi ile değerlendirilmesi.” (2007).
Arslan, Erhan, and Hasan Çanakçı. “Tinnitus Tedavisinde İnternet Tabanlı Akıllı Telefon Ses Terapisi Uygulamasının Etkinliğinin İncelenmesi.” Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi3 (2021): 190-196.