Biliyoruz ki hasta olduğumuzda başımızın okşanması, sıcak bir şeylerin verilmesi, sevdiğimizin ilgisi bizi daha çok çabuk iyileştirir.
Peki, sosyal desteğin kronikleşmiş hastalıklarda geri dönüşsüz olgularda nasıl bir etkisi oluyor?
Buna açıklık getirelim mi?
Hadi başlayalım o zaman…
Önce tanımlarımı yapmak sonra istediğim konuya yoğunlaşmak istiyorum.
Karın duvarından bir açıklık sağlanarak sindirim içeriğinin dışa atılmasını sağlayan cerrahi bir işlem olan ostomi yerine ve tipine göre tanımlanmaktadır.
- İleumun karın duvarına ağızlaştırılmasına İleostomi,
- Üreterlerin karın duvarına ağızlaştırılmasına üreostomi,
- Kolonun karın duvarına ağızlaştırılmasına kolostomi,
- Midenin karın duvarını ağızlaştırılmasına gastrostomi,
- Servikal trakeada hava yolu açma işlemine trakeaostomi denir.
Uyum; iç dış çevreden gelen değişiklikleri kabul edip uygun tutum ve davranış gösterebilme gücü olarak tanımlanmaktadır.
Stoma açılan bireyde fizyolojik psikolojik sosyal açıdan problemlerle baş etmek zorunda kalınır. Bu sorunlardan bazıları;
- Hastanın kendi kontrolü dışında gaz çıkarması hoş olmayan kokunun başkaları tarafından duyulacağı endişesi utanma duygusu ile sosyal izolasyona neden olması,
- Stomanın dışarıda fark edileceği torbanın, giysilerin altından görünebileceği endişesi ile bol koyu renk giysi tercih etme,
- Beden imgesinin değişmesine neden olarak kişi kendini normal biri olarak kabul etmeyip işe yaramadığını düşünür
İşte bu sorunlarla tek başına baş edemediği zamanlarda sosyal desteği gereksinim duyacaktır. Bireyin stoması ile yaşama uyumlarının hızlandırılması için aile üyelerinde uyum sürecine dahil edilmesi önemlidir. Yakın çevrenin desteği kişiyi daha çabuk kronik olan hastalığa oryantasyonunu sağlamaktadır kişi kendini güvende hissederek yalnızlaşmaz.
Yani anlayacağımız o ki ne kadar da geri dönülmez olgular olsa da her zaman yakın bir desteğe ihtiyacı vardır. Bu nedenle bizi anlayan başımızı okşayacak birini isteriz ve bu destek bizi güçlü kılar.