Türkiye’de yaşlı nüfus 8 milyon 451 bin 669 kişi oldu.
Türkiye’de Türkiye İstatistik Kurumu 2022 yılı verilerine göre yaşlı nüfus olarak kabul edilen 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus, 2017 yılında 6 milyon 895 bin 385 kişi iken son beş yılda %22,6 artarak 2022 yılında 8 milyon 451 bin 669 kişi oldu. Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise 2017 yılında %8,5 iken, 2022 yılında %9,9’a yükseldi. Yaşlı nüfusun 2022 yılında %44,4’ünü erkek nüfus, %55,6’sını kadın nüfus oluşturdu.
Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2030 yılında %12,9, 2040 yılında %16,3, 2060 yılında %22,6 ve 2080 yılında %25,6 olacağı öngörüldü.
Yaşlı nüfusun ihtiyaçları yeterli karşılanıyor mu?
Cinsel sağlık bireyin bütün hayat boyunca yaşam kalitesinin ve benlik saygısının önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Cinsellik sadece cinsel organları değil, kişinin bedenini ve aklını içermekte; doğum öncesi dönemden başlayıp, bireyin inançları, duyguları ve davranışlarına göre şekillenmekte ve yaşam boyu devam etmektedir. İlerleyen yaşla birlikte cinsel aktivitede azalma olsa da ömür boyu devam etmektedir.
İlerleyen yaşlarda, cinsel birleşme aile oluşturmak, çocuk sahibi olmak amacını taşımamakla birlikte, eşlerin birlikte rahatlaması, gevşemesi ve bir haz paylaşması amacına yöneliktir. Bununla beraber, cinselliğin ifade edilmesi de yaşla birlikte değişmektedir. Yaşlılık döneminde cinsel etkinlik bir tutku olmaktan ziyade bir yakınlık anlamını içermektedir Fiziksel anlamda yakınlık haz duygusundan çok, duygusal ve iletişimsel anlamlar taşımaktadır. Cinsellik bazı faktörlerden etkilenebilmektedir.
Cinselliğin etkilendiği durumlar;
- Fiziksel değişiklikler,
- Hormon seviyelerinde değişimler,
- Cinsel istek,
- Kronik hastalıklar,
- Çoklu ilaç kullanımı,
- İletişim ve ilişki ve
- Cinsel tercihlerdir.
Bu değişimler normal olarak kabul edilmektedir. Fakat yapılan araştırmalarda yaş ilerledikçe yaşlı bireylerin istekleri pek de önemsenmemektedir.
İleri yaşlarda cinsel aktivitenin içeriğinde değişme veya sıklığında azalma olmasına rağmen yaşlı bireylerin kendilerini hâlâ cinsel açıdan aktif olarak tanımladıkları vurgulanmaktadır. Yaşlı bireyler; sevgi ve cinsellik ihtiyacının yaşla azalmadığını, diğer insanların bu konuda yaş ayrımcılığı yaptıklarını öne sürmektedirler.
Yaşlı erişkinlerin yaşlı cinselliğine yönelik tutumları incelendiğinde, genel olarak genç erişkinlere kıyasla daha olumlu tutumlara sahip oldukları görülmektedir. 30- 70 yaş arası kuşağın çalışıldığı başka bir araştırmada da geç doğumlu kuşağın yaşlı cinselliğine yönelik, erken doğumlu kuşakta olanlardan daha fazla olumlu tutuma sahip olduğu bulunmuştur.
Sağlıklı yaşlanma konusunda daha fazlası için çocuk sağlığı kategorisini takip edin.